betül ipek kolağasıoğlu - SICAK SICAK HABERLER
  Ana Sayfa
  bana yazın
  Ziyaretşi defteri
  anket
  Galeri
  MERABA HOŞGELDİNİZ
  SICAK SICAK HABERLER
ŞİMDİ HABERLER
SIRA POTADA
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:47 (UTC)
 Chelsea zaferiyle büyük sevinç yaşayan Fenerbahçe, şimdi de basketbolda bir destan peşinde... Euroleague çeyrek final serisi ikinci maçında temsilcimiz Fenerbahçe Ülker bu akşam İtalya'nın Montepaschi Siena ekibini Abdi İpekçi Spor Salonu'nda konuk ediyor. Saat 20:15'te başlayacak mücadeleyi Kanal 24 naklen yayınlayacak.

İki gün önce deplasmanda oynanan serinin ilk maçını 73-66 kaybeden sarı lacivertliler, bu maçı kazanarak yarı final şansını 10 Nisan perşembe günü deplasmanda oynayacağı son maça taşımak istiyor. Alacağı bir yenilgide ise Bogdan Tanjevic'in öğrencileri için bu sezon Avrupa defteri kapanacak.

Taraftar için sürprizler hazır!

Tarihinde ilk kez Euroleague çeyrek finali oynayan sarı lacivertlilerde hedef bu başarıyı devam ettirerek Madrid'deki Final Four'a adını yazdırmak.

Sarı lacivertli yönetim bu önemli günde, desteğine ihtiyaç duyduğu taraftarının da salonu doldurmasını istiyor ve seyircileri için çeşitli şov ve konser organizasyonlarıyla maçın karnaval havasında geçmesini amaçlıyor.
 

FENER'İN UĞURU SEDA ÖĞRETİR YAZIYOR
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:46 (UTC)
 


Fenerbahçe'nin her Avrupa maçında "uğur yayını" yapan Kanal D muhabiri Seda Öğretir, adeta Kanarya'nın nazar boncuğu oldu. Fenerbahçe Avrupa'da kazandıkça herkes gibi havalara uçuyor. Fenerliler de zaten ona artık "uğurumuz" diyor.

Dün yine Fenerliler'le birlikte uğur yayını yapan Seda Öğretir, izlenimlerini Kanal D Haber Portalı için yazdı:


Fenerbahçe dün akşam Şampiyonlar Ligi’nde koskocaman bir adım daha attı. Maç öncesi futbolcuların heyecanını bilmiyorum. Ama maça daha saatler varken taraftarın yüreği ağzına çoktan yerleşmişti. Saat 17 civarında stat çevresi hareketlenmeye başladı. Televizyonların canlı yayın araçları dizilmiş, bazı taraftarlar formalarını giyip stat kokusuna yaklaşmaya başlamıştı. Biz de kameraman arkadaşımla beraber stadın önünden Kalamış Marina’ya doğru ilerledik. Yol boyunca –ki daha maça yaklaşık beş saat vardı- en çok satıcıları gördük. Çeşit çeşit şapkalar, atkılar, bayraklarla taraftar peşindelerdi. Taraftarsa arkadaşlarıyla buluşmuş güzel havanın keyfini çıkarıyordu. Kimi dönercide karnını doyuruyor, kimi çayını kahvesini yudumlarken gelip geçen diğer taraftarlara bakıyordu. Sanki bir bahar festivali, bir üniversite şenliği Kadıköy sokaklarına sızmıştı.

“Geleneksel adrese” vardığımızda taraftarın çoktan masaları doldurduğunu gördük. Abartıyor demezseniz şöyle ifade edeyim. O salonda başbakan gibi karşılandık. Tezahüratlar, alkışlar, fotoğrafımızı çekenler.. Çünkü biz “uğurlu”yduk. Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi serüveninde her maç günü yayınımızla takıma destek olduk. Bilmeyenler için söyleyeyim. Taraftarın “mabed” bellediği o yerde; her maç aynı masaya oturulur, aynı kıyafet giyilir, aynı yemek yenir. En ufak bir değişiklik “totem bozulur” korkusuyla bertaraf edilir. İşte bu nedenle bizim yayınımız çok önemli. Trafikte kalsak, biraz geciksek hemen telefonlarımız çalar. “Aman gelmemezlik etmeyin” diye uyarılırız.

Dün akşam da her maç öncesinde olduğu Birand’ın “söyle Seda” demesiyle masalarında oturan taraftarlar bir anda çevremi sardı. Birçok marş aynı anda söylenmeye başlandı. Ben her zaman olduğu gibi değil Birand’ı, kendi sesimi dahi duyamadım. Bir yandan röportaj yapmaya çalıştım. Bir yandan da elimden kolumdan çekiştirerek “biraz da bize dön” mesajı verenlerin gönlünü yapmaya uğraştım. Her zaman olduğu gibi yayın ne zaman bitti, o iki dakika nasıl geçti anlamadım.

Aynı heyecan stad yolunda da devam etti. Bizi gören sarı-lacivertliler hemen yanımıza geldi. “İşte bu, işte uğur bu” diye çevremizi sardı.

Sonrası malum..

Oturduk, kalktık, zıpladık, şaşırdık, bağırdık, sarıldık, ağladık..

Yüzlerce duyguyu harmanlayıp, yataklarımıza yattık.

Bir maç günü daha böyle geçti.

Uyumadan önce aklımdan son geçenler rüyama da girdi..

Stamford Bridge çevresinde sabaha kadar canlı bağlantı yaptım durdum.

 

FENER'İN UĞURU SEDA ÖĞRETİR YAZIYOR
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:46 (UTC)
 


Fenerbahçe'nin her Avrupa maçında "uğur yayını" yapan Kanal D muhabiri Seda Öğretir, adeta Kanarya'nın nazar boncuğu oldu. Fenerbahçe Avrupa'da kazandıkça herkes gibi havalara uçuyor. Fenerliler de zaten ona artık "uğurumuz" diyor.

Dün yine Fenerliler'le birlikte uğur yayını yapan Seda Öğretir, izlenimlerini Kanal D Haber Portalı için yazdı:


Fenerbahçe dün akşam Şampiyonlar Ligi’nde koskocaman bir adım daha attı. Maç öncesi futbolcuların heyecanını bilmiyorum. Ama maça daha saatler varken taraftarın yüreği ağzına çoktan yerleşmişti. Saat 17 civarında stat çevresi hareketlenmeye başladı. Televizyonların canlı yayın araçları dizilmiş, bazı taraftarlar formalarını giyip stat kokusuna yaklaşmaya başlamıştı. Biz de kameraman arkadaşımla beraber stadın önünden Kalamış Marina’ya doğru ilerledik. Yol boyunca –ki daha maça yaklaşık beş saat vardı- en çok satıcıları gördük. Çeşit çeşit şapkalar, atkılar, bayraklarla taraftar peşindelerdi. Taraftarsa arkadaşlarıyla buluşmuş güzel havanın keyfini çıkarıyordu. Kimi dönercide karnını doyuruyor, kimi çayını kahvesini yudumlarken gelip geçen diğer taraftarlara bakıyordu. Sanki bir bahar festivali, bir üniversite şenliği Kadıköy sokaklarına sızmıştı.

“Geleneksel adrese” vardığımızda taraftarın çoktan masaları doldurduğunu gördük. Abartıyor demezseniz şöyle ifade edeyim. O salonda başbakan gibi karşılandık. Tezahüratlar, alkışlar, fotoğrafımızı çekenler.. Çünkü biz “uğurlu”yduk. Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi serüveninde her maç günü yayınımızla takıma destek olduk. Bilmeyenler için söyleyeyim. Taraftarın “mabed” bellediği o yerde; her maç aynı masaya oturulur, aynı kıyafet giyilir, aynı yemek yenir. En ufak bir değişiklik “totem bozulur” korkusuyla bertaraf edilir. İşte bu nedenle bizim yayınımız çok önemli. Trafikte kalsak, biraz geciksek hemen telefonlarımız çalar. “Aman gelmemezlik etmeyin” diye uyarılırız.

Dün akşam da her maç öncesinde olduğu Birand’ın “söyle Seda” demesiyle masalarında oturan taraftarlar bir anda çevremi sardı. Birçok marş aynı anda söylenmeye başlandı. Ben her zaman olduğu gibi değil Birand’ı, kendi sesimi dahi duyamadım. Bir yandan röportaj yapmaya çalıştım. Bir yandan da elimden kolumdan çekiştirerek “biraz da bize dön” mesajı verenlerin gönlünü yapmaya uğraştım. Her zaman olduğu gibi yayın ne zaman bitti, o iki dakika nasıl geçti anlamadım.

Aynı heyecan stad yolunda da devam etti. Bizi gören sarı-lacivertliler hemen yanımıza geldi. “İşte bu, işte uğur bu” diye çevremizi sardı.

Sonrası malum..

Oturduk, kalktık, zıpladık, şaşırdık, bağırdık, sarıldık, ağladık..

Yüzlerce duyguyu harmanlayıp, yataklarımıza yattık.

Bir maç günü daha böyle geçti.

Uyumadan önce aklımdan son geçenler rüyama da girdi..

Stamford Bridge çevresinde sabaha kadar canlı bağlantı yaptım durdum.

 

CHELSEA'LİLER UMUTLU
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:44 (UTC)
 Chelsea Kulübü'nün resmi internet sitesinde bugün yayınlanan haberde, Fenerbahçe - Chelsea maçı ile ilgili çeşitli değerlendirmeler yer aldı.

Maç sonrası demeç veren Michael Ballack ile Didier Drogba'nın rövanş maçı için hala umutlu olduğunu belirten Chelsea Kulübü'nün resmi internet sitesi, iki oyuncunun şu sözlerine yer verdi:

"Üzgünüz fakat bu maçtan dersimizi alıp, önümüzdeki hafta Stamford Bridge'de Fenerbahçe'yi eleyeceğiz."

13 numaralı formayı giyen Alman oyuncu Michael Ballack, şu açıklamalarda bulundu:

"Bizim kazanma potansiyelimiz vardı, ama maç elimizden alındı. İlk yarıda maçın kontrölü bizdeydi, ama Fenerbahçe'ye öne geçme fırsatı verdik ve çok üzgünüz. Yeterli derecede konsantre olamadık, ama haftaya şansımızı tekrar deneyeceğiz. Çabuk pes ettik, bu bizim suçumuz. Fenerbahçe güçlü bir rakip. İleri mevkide 7- 8 oyuncuları var. Önümüzdeki maçı sabırsızlıkla bekliyorum."

Colin-Kazım'ın ofsayt pozisyonunu atlatıp kaydettiği beraberlik golünü "şans eseri" olarak nitelendiren Didier Drogba ise, üzgün olduğunu belirtti. Drogba, "Sonuç bizim için iyi olmadı. Ama çalışmalarımızı sürdürüp, Fenerbahçe'ye karşı hangi formülün başarısız olduğunu saptayacağız."
 

MAĞRADA KIYAMETİ BEKLİYORLAR
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:43 (UTC)
 Penza Valisi Oleg Malniçenko’nun verdiği bilgiye göre, başkent Moskova’nın 640 kilometre güneydoğusuna düşen Nikolskoye köyü ormanında mağaraya sığınan tarikat üyelerinden halen 11 kişi “ilkbaharda gelmesi kesin olan kıyameti” beklemeye devam ediyor.

Mağaranın kar erimesinden çökme tehlikesi bulunduğuna işaret eden Ortodoks Kilisesinden ayrılma tarikatın üyeleri, yerel yetkililere, mağaraya başta 35 kişiyle kapandıklarını, orada kalanları zorla çıkarma niyetlerinin olmadığını söylediler.

“Gerçek Rus Ortodoks Kilisesi” adlı tarikatın kurucusu “peygamber” Piotr Kuznetsov, “şiddet içeren tarikat kurduğu” suçlamasıyla ruhbilimci hekimlerin gözetimine alınmıştı. Tarikat, müritlerinin asla radyo dinlememesini, televizyona bakmamasını ve para kullanmamasını şart koşuyor. İzvestia gazetesi, müritlerin mağaraya kapanmadan önce tarikat lideri Kuznetsov tarafından “nihai takdise mazhar kılındıklarını” yazd
 

ABD'nin füze planları
BETÜL İPEK KOLAĞASIOĞLU tarih 03.04.2008, 20:41 (UTC)
 ABD'NİN FÜZE PLANI
Çek Cumhuriyeti'ne ABD radarı
03.04.2008 20:06:12

NATO zirvesinde tüm üye ülkeleri kapsayacak füze kalkanı üzerinde uzlaşma sağlanmasının ardından ABD ve Çek Cumhuriyeti, bu amaçla Çek topraklarına ABD radarı yerleştirilmesi konusunda anlaştı.

ABD ve Çek Cumhuriyeti'nin ortak açıklamasında, "füze savunma (sistemi)anlaşması müzakerelerinin tamamlandığı" belirtilerek, imzaların yakıngelecekte atılacağı kaydedildi.

Açıklamada, "Yasal bağlayıcı anlaşma, Çek topraklarına balistik füzeleri izleyecek ABD radarı yerleştirilmesini öngörüyor. Söz konusu radar, Avrupa ve ABD'deki diğer Amerikan füze savunma sistemleriyle entegre olacak" denildi.

Çek Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg, ABD'yle füze kalkanıanlaşmasının bir hafta ya da 10 gün içinde imzalanacağını bildirdi.


 

<-Geri

 1 

Devam->

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol